Erkek Çocuk ve Baba İlişkisi Nasıl Olmalı?

Erkek Çocuk ve baba bağı nasıl olmalı ? Uzmanlar baba çocuk ortasındaki bağın çocuğun benliğini değerli ölçüde etkilediğini söyledi.

Baba-çocuk ortasındaki bağ, çocuğun benliğini etkiliyor! Baba figürünün, çocuğun gelişiminde değerli olduğunu belirten uzmanlar, baba figürünün çocuğun kuracağı bağlantılar ile benlik algısının şekillenmesinde kıymetli olduğunu söylüyor.

Babasıyla sağlıklı bir bağ kuran çocukların, özgüveni yüksek, hislerini yönetebilen ve toplumsal münasebetlerde başarılı bireyler olarak geliştiklerini vurgulayan Çocuk-Ergen Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Bu bağ çocukların ileriki yaşlarda akademik, mesleksel ve duygusal alanlarda daha sağlıklı bağlar kurma kapasitesini dayanaklar.” dedi. Geleneksel rollerin değişmesiyle babalık anlayışının da dönüşüm geçirdiğini tabir eden Ergür, artık babaların çocukların hayatında daha faal, ilgili ve duygusal bir rol üstlendiğine dikkat çekti. Çocukla geçirilen vaktin mühletinden çok niteliğinin değerli olduğunu da lisana getiren Ergür, şartsız sevgi ve tutarlılığın baba-çocuk bağının temel taşları olduğunu aktardı. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Çocuk-Ergen Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, Babalar Günü hasebiyle, baba figürünün çocuğun hayatındaki yeri ve kıymeti hakkında bilgi verdi.

Babasıyla sağlıklı bağ kuran çocuklar başarılı bireylere dönüşüyor!

Baba figürünün, çocuğun hem duygusal hem toplumsal hem de zihinsel gelişiminde kıymetli olduğunu lisana getiren Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Babanın itimat veren, hudut koyan, anlayışlı ve dengeli olması, çocuğun dış dünyayla kuracağı münasebetlerin yanı sıra iç dünyasında geliştireceği benlik algısının şekillenmesinde de hayli değerli bir rol oynar” diye konuştu. Babasıyla sağlıklı bağ kuran çocukların özgüveni yüksek, hislerini düzenleyebilen ve toplumsal münasebetlerde daha başarılı bireyler olarak geliştiğini aktaran Ergür, bu bağın birebir vakitte ileriki yaşlarda akademik, mesleksel ve duygusal alanlarda daha sağlıklı bağlar kurma kapasitesini desteklediğini tabir etti.

‘İdeal baba’ nasıl olmalı?

‘İdeal baba’ figürünün, her çocuk için farklılık gösterdiğini lakin genel olarak çocuğun hem fizikî hem de duygusal muhtaçlıklarını gözetiyor olmasının kıymetli olduğuna dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “İdeal olan, sevgi ve hudut ortasındaki dengeyi kurabilen bir figür olabilmesidir” diye konuştu. Babanın, çocuğun yaşına uygun olarak rehberlik etmesi gerektiğini kaydeden Ergür, “Çocuğun hislerine alan tanıması, tenkitten uzak, anlamaya odaklı, destekleyici bir duruş sergilemesi değerlidir. Baba olmak yalnızca maddi imkan sağlamakla değil, çocuğun duygusal dünyasına temas edebilmekle mana kazanır. Bu bağlamda ‘ideal baba’, inançlı bağlanmaya imkan sunan, varlığıyla destekleyen, yokluğuyla örselemeyen bir figürdür” dedi.

Değişen baba-çocuk bağları, çocukların ruh sıhhatini olumlu etkiliyor

Geleneksel rollerin değişmesiyle birlikte, babalık anlayışının da dönüşüm geçirdiğini söz eden Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Eskiden daha çok otorite figürü ya da aileyi maddi olarak destekleyen kişi pozisyonunda olan baba, artık çocuğunun bakımında, duygusal gelişiminde ve günlük hayatında daha etkin rol alıyor” dedi. Bu değişimin, çocukların babalarıyla daha yakın, açık ve şefkatli alakalar kurmasını sağladığını da kelamlarına ekleyen Ergür, “Artık babalar yalnızca ‘disiplin sağlayan’ değil, duygusal bağ kuran, oyun oynayan, birlikte düşünen bireyler olarak konumlanıyor. Bu dönüşüm, çocukların ruh sıhhatini olumlu tarafta etkileyen değerli bir gelişmedir” diye konuştu.

Çocuğun hissini anlamak ve yanında olduğunu hissettirmek çok kıymetli!

Baba-çocuk münasebetlerinde tutarlılık, inanç ve şefkatin temel ögeler olarak betimlenebileceğini aktaran Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Babalar, çocuklarıyla bağlantıda yargılamadan dinlemeye, anlamaya çalışan bir tavır sergilemeye, açık uçlu sorular sormaya ve hisleri tanımaya değer vermelidir” diye konuştu. Çocuğun yaşadığı bir sorunu çözmeden evvel, onun hissini anladığını ve yanında olduğunu hissettirmenin de çok değerli olduğunu söyleyen Ergür, ‘ne hissediyorsun?, bu seni nasıl etkiledi?’ üzere sorularla kurulan diyalogların, çocuğun kendini tabir etme maharetini geliştireceğini vurguladı.

Çocukla geçirilen vaktin mühleti değil, kalitesi önemli! 

Babaların çocuklarıyla kaliteli vakit geçirebilmesi için tekliflerde bulunan Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, şunları söyledi, “Kaliteli vakit, ne kadar çok vakit geçirildiğiyle değil, içerdiği etkileşimle tanımlanır. Babalar, çocuklarıyla oyun oynamak, öykü okumak, birlikte yemek yapmak, yürüyüşe çıkmak üzere kolay fakat samimi aktivitelerle bağlarını güçlendirebilir. Değerli olan, çocuğun ilgilerine hassaslık göstermek ve birlikte geçirilen anlarda öteki dikkat dağıtıcı ögelerden uzak durmaktır. Bu sebeple geçirilen kaliteli vakitte telefonların kapatılması, ekrandan uzak olunması ve de göz teması kurularak, anlamak için dinleyerek vakit geçirilmesi, çocuk için ‘önemliyim’ hissini pekiştirir”

Çocuklar kelamlardan çok davranışlara inanır!

Babalar Günü’nün çocuklarıyla alakalarını tekrar pahalandırmak ve bağlarını güçlendirmek için manalı bir fırsat olduğunu da kaydeden Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Babaların çocuklarına verebileceği en değerli şey, şartsız sevgi ve dengeli bir formda yanlarında olmaktır.” dedi. ‘Senin yanındayım, seni duyuyorum ve olduğun halinle kabul ediyorum’ iletisini samimiyetle hissettirmenin, bir çocuğun ömür uzunluğu taşıyacağı duygusal gücün temelini oluşturduğuna dikkat çeken Ergür, “Unutulmamalıdır ki, çocuklar kelamlardan çok davranışlara inanır. Sevgi, ilgi ve şefkatle kurulan her temas, geleceğe bırakılan en kalıcı izdir.” diyerek kelamlarını tamamladı.  Haberin Editörü Erkan Doğan – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı  Linkedin